Avukatı aracılığıyla Reuters’a konuşan eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ, sahip olduğu askeri disiplinin cezaevi hayatına adapte olmasını kolaylaştırdığını ancak bir terörist grubun lideri olmakla suçlanmayı hala kabul edemediğini söyledi.
Avukatı aracılığıyla ulaştırılan soruları cevaplayan 68 yaşındaki emekli Genelkurmay Başkanı, sağlığının yerinde, moralinin iyi olduğunu, hergün egzersiz yaparak formunu koruduğunu bildirdi.
Ocak başından beri Silivri Cezaevi’nde bulunun Başbuğ, “Bizler (askerler) her türlü sıkıntı ve güçlüğe dayanıklı eğitildik, bu sebeple problem yok” dedi.
Başbuğ, gizli terör örgütü olduğu iddia edilen Ergenekon diye adlandırılan oluşuma hizmet eden biri olarak, “Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sızmış olduğu” suçlamasının kendisini şaşkınlığa uğrattığını belirtti.
Hapiste kitap okuduğunu, haberleri takip ettiğini ve aynı hücreyi paylaştığı iki emekli general arkadaşıyla sohbet ettiğini söyleyen İlker Başbuğ, avukatlarının yanı sıra ailesini gördüğünü, ayrıca CHP’li bir milletvekilinin de kendisini ziyarete geldiğini dile getirdi.
Başbuğ, hapishane günlerini şöyle anlattı:
“Burada televizyon var. Beraber kaldığım emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve emekli Tuğamiral Alaattin Sevim ile kendimiz hakkında konuşuyoruz.”
AVUKATININ ‘SERBEST YARGILANMA’ UMUDU YOK
Başbuğ’un avukatı İlkay Sezer Reuters’a yaptığı açıklamada, müvekkiliyle ilgili iddianameyi “tutarsızlıklarla dolu” ve “güvenilirliği olmayan” bir metin olarak nitelendirdi. Duruşmaların devam ettiği müddetçe, müvekkilinin serbest yargılanmasında yasal bir engel bulunmadığını ancak buna izin verileceğine dair umudu olmadığını ifade etti.
Reuters’ta yer alan haberde, Ergenekon davasının ilk başlarda, 20’nci yüzyıldaki darbelerle kesintiye uğrayan demokrasinin gelişmesini isteyen insanlar tarafından memnuniyetle karşılandığını, ancak yetkili devlet savcılarının birçok tutuklamayı mahkumiyete çevirecek kanıtlar sunamamasının kamuoyunu olumsuz etkilediği belirtildi.
Reuters, kamuoyunun, “Ergenekon diye bir örgüt gerçekten var mı yok mu, yoksa muhalifleri susturmak için bir araç olarak mı kullanılıyor” düşünceleriyle bölündüğüne değindi.. (Hürriyet)
