62.7 F
Los Angeles
9 Aralık 2023
AnasayfaA-MansetTom Cruise - Mission: Impossible - Dead Reckoning Part I - Efe...

Tom Cruise – Mission: Impossible – Dead Reckoning Part I – Efe Teksoy Yazdı

EFSANE AKSİYON SERİSİ KÖKLERİNE DÖNÜYOR: “GÖREVİMİZ TEHLİKE- ÖLÜMCÜL HESAPLAŞMA BİRİNCİ BÖLÜM (MISSION: IMPOSSIBLE – DEAD RECKONING PART ONE)”

Amerikalı Film Eleştirmenleri arasında yer alan, Sinema Yazarı/Film Eleştirmeni Efe TEKSOY; aksiyon ve macera türündeki “MISSION: IMPOSSIBLE-DEAD RECKONING PART ONE” adlı filmin, bilinmeyenlerini, kamera arkası çekimlerde yaşanan zorlukları araştırarak, Amerika’nın en çok okunan Los Angeles merkezli ilk Türkçe internet Gazetesi @alaturkaonline için kaleme aldı.

AKSİYON SERİSİ TÜM HIZIYLA DEVAM EDİYOR

Paramount Pictures, Skydance Media, TC Productions (Tom Cruise production) ve Truenorth Productions yapımı Mission: Impossible – Dead Reckoning Part One, 291 milyon dolarlık bütçesiyle serinin en pahalı filmi ve tüm zamanların en yüksek bütçeli yapımlarından birisi. Prömiyerini 19 Haziran 2023’te Roma‘daki İspanyol Merdivenleri‘nde yapan serinin 7. halkası, Oscar ve BAFTA ödüllü Christopher McQuarrie tarafından yönetildi. Bu defa iki parçaya ayrılan hikayenin ilki, 1996’da seriyi başlatan usta yönetmen Brian De Palma’nın klasik casus-gerilim öğelerine ve Hitchcockvari ‘Voyeurizm-Gözetleme’ motiflerine göndermeler yaparak, bir nevi köklerine geri dönüş yapıyor. Özellikle hikayenin, De Palma’nın imza niteliğindeki adrenalin yüklü karanlık takip sahneleri ve masumiyetini kanıtlamaya çalışan “Yanlış (masum) Adam” olay örgüsüyle çerçevelendiğini görüyoruz. Daha önce 35 mm filmde çekilen ilk altı filmin aksine, bu kez devam filmi Mission: Impossible – Dead Reckoning Part Two (2024) ile birlikte tamamen dijital olarak çekilen serinin ilk yapımı. 163 dakika (2 saat 43 dakika) ile serinin bugüne kadarki en uzun filmi olan bu yapımda, açılış jeneriği filmin 28. dakikasına kadar görünmüyor. Tehlikeli sahnelerde dublör kullanmayan filmin yapımcısı ve başrol oyuncusu Tom Cruise, bu filmde de yine kariyerinin en riskli ve zorlu aksiyon sahnelerinden birisini gerçekleştirerek, aksiyon sinemasının sınırlarını zorluyor.

FİLMİN KONUSU

Efsane ajan Ethan Hunt ve IMF ekibi, bilinen en güçlü haydut yapay zeka “ Varlık (The Entity)” adlı tehlikeli bir silahın yanlış ellere geçmeden önce izini sürüyor ve tehlikelerle dolu, imkansız bir görevin içerisine sürükleniyor.

Oyuncu kadrosunda; Tom Cruise, Hayley Atwell, Simon Pegg, Angela Bassett, Vanessa Kirby, Rebecca Ferguson, Ving Rhames, Esai Morales, Pom Klementieff, Henry Czerny, Shea Whigham, Frederick Schmidt, Greg Tarzan Davis, Mariela Garriga, Cary Elwes ve Indira Varma yer alıyor.

DAĞDAN AŞAĞI

6 Eylül 2020’de Mission Impossible Ölümcül Hesaplaşma Birinci Bölüm’ün ilk çekim gününde Tom Cruise, bir motosikleti dağdan aşağı sürdü. Deniz seviyesinden 1200 metre kadar yukarıda, Norveç’in Helsetkopen dağında, inşa edilmiş uzun bir rampadan özel yapım Honda CRF 250 ile atladı. Sonra paraşütünü yerden neredeyse 150 metre yukarıda açmadan önce aşağıdaki vadiye 1200 metreye kadar daldı. Yere indiğinde çığır açan sahneyi videonun güvenliğinde izlemek için toplanan yönetmen Christopher McQuarrie ve Mission ekibiyle oyuncularından oluşan küçük ekibi ve filmdeki rol arkadaşları, derin bir nefes aldı. Ardından Cruise ayağa kalktı ve görüntünün mükemmel olduğun emin olmak için tam yedi kere daha tekrar etti.  Bu sahneyle ilgili olarak Tom Cruise şunları söylüyor; “Rampadan her atlayışım çok tehlikeliydi. Hayatımı riske atıyordum. Ve bu riski en aza indirmek istedim. Mission Impossible filmlerinde bir deyişimiz vardır; ‘Güvende olma. Usta ol.” Bunu tabii ki de usta oyuncu, yapımın her unsurunu kapsayan geniş eğitim sistemlerini ve özenli güvenlik protokollerini bilerek söylüyor. Akrobasi sahnesi her açıdan Cruise’un kariyerinin en tehlikeli sahnesiydi. Önceki Mission filmlerindeki şaşırtıcı girişimleri arasında dünyanın en uzun binasının (Dubai’deki Burj Khalifa, Ghost Protocol’de) dışında sallanmış, uçuş halindeki bir Airbus A400 M’nin yanında (Rogue Nation) asılı kalmak ve bir Boeing C-17 Globemaster III’den 25 bin fitten atlamak ve paraşütünü yere sadece 2 bin fit kala açmak ve bir filmdeki ilk HALO (Yüksek İrtifa Düşük Açılış) yapan ilk kişi olması (Fallout’da da) yer alıyor.

BASE ATLAYIŞI

Usta aktör Tom Cruise’un şimdiki standart uygulaması olan motosiklet atlayışında, Ethan Hunt’ın uzun zamandır planlandığı gibi uçurumdan atladığı, motosikletten kurtulduğu ve çarpmadan önceki altı saniyelik boşlukta yüksek riskli bir BASE Atlayışı gerçekleştiriyor.  İngiltere’de bir yıl boyunca prova yaptıktan sonra kameralar kayda girdiğinde ekranda bugüne kadar gerçekleştirdiği en tehlikeli akrobasi sahnesi için hazır bir şekilde, 500 serbest atlayış ve 13 bin Motokros atlayışı yaptı. Ancak gerçekte buu ölümcül sahne Cruise’ın kafasında bundan çok daha uzun bir süreden beri var olduğunu belirten Cruise şunları söylüyor; “Küçük bir çocukken kendi atlayışlarımı yapardım. Bisikletimle çöp bidonlarının üstünden atlamak üzere rampalar oluştururdum.”

HAVADAKİ MOLEKÜLLER

Sıra asıl çekime geldiğinde her sahne ayrıca en ufak detayına kadar defalarca prova yapıldı. Cruise’un sürekli ustalık arayışının bir örneği de hızölçerdi ya da hızölçerinin olmamasıydı. Ünlü oyuncu yaşadıklarını şöyle anlatıyor; “Rampadan atladığımda belli bir hızda olmam gerekiyordu (BASE atlayışında). Ama motosiklette hızölçer olamıyordu çünkü rampa çok dardı ve eğer aşağı bakarsam rampadan düşerdim. O yüzden motosikletin hızını, motorun sesiyle ve titreşimiyle ve havadaki molekülleri tüm vücudumda hissederek ölçmem gerekiyordu. Ulaşmama gereken ustalık düzeyi de buydu.”

DÜŞMAN VE ŞEYTANİ SUÇ ORTAĞI

Her harika ajan filminin harika bir kötü karaktere ihtiyacı vardır. Ve Esai Morales’ın gizemli Gabriel karakterinde Cruise ve McQuarrie belki de tüm Mission serisindeki en zorlayıcı ve karmaşık karakteri bulduklarını düşünmüşler. İki bölümde, elinde tutana tüm güçlere sahip bir silahın kontrolünü veren bir anahtarı bulmaya odaklanan Gabriel bir muamma(!) Yarattığı acıdan zevk alan çok tehlikeli biri. Ethan’ın IMF’e katılmadan önceki geçmişinden bir hayalet, insanlığın geleceği için karanlık bir vizyonu olan bir elçi. Gabriel olmadan Ethan asla bugün olduğu kişi olamayabilir. Morales, Gabriel’ı korkutucu bir rakip yapan şeyin felsefi bir tehdit oluşuyla onun peşinden gitmek için başvurmaya hazır olduğu yolların kombinasyonu olduğunu söylüyor. Ethan Hunt ve ekibi için daha korkuncu, Gabriel’ın tek başına oynamaması oldu. Ölümcül Hesaplaşma Birinci Bölüm’de ilk oyunculuğunu çok canlı, fiziki ve doğal bir performansla sergileyen Pom Klemetieff’ın Gabriel’ın acımasız, amansız ve gizemli rakibi Paris’i canlandırmasıyla gerçek potansiyelini anlayan McQuarrie’nin ilk görünümünü tekrar düşünmesine, sahneleri tekrar yazmasına, çekim tercihlerini değiştirmesine ve kostümü üzerinde yeniden çalışmasına neden olmuş. Yönetmen McQuarrie şunları söylüyor; “Pom, tam bir doğal afet. Gerçekten olağanüstü, kendini adamış bir sporcu, oyuncu, sanatçı ve tuluatçı ve kendisini bu işin fiziki yönüne gerçekten adamış biri. Hikayede kesinlikle gerekli olana kadar çok az konuşan bir karakter. Hiçbir şeye dolaylı yaklaşmıyor. Anında doğrudan yaklaşıyor ve bu da onun serinin en sert karakterlerine karşı kendini korumasına neden oluyor. Onun bu yönünü görmek izleyiciler için bir armağan olacak çünkü hiç beklenmedik bir şey.”

DÖVÜŞ SANATLARI DERSİ

Paris karakterinin Klementieff’in Galaksinin Koruyucuları’nın son derece empatik üyesi, Mantis karakterinden çok farklı olduğunu söyleyebiliriz. Klementieff, uzun zamandır bir Mission filmine katılmayı çok istediğin belirten oyuncu şunları anlatıyor: “Bu seride olmak yıllardır hayalimdi. Filme seçilmeden önce dövüş sanatları eğitimi alıyordum. Takvimimde eğitimimi işaretlerken “Tehlikeli Sahneler Eğitimi’ veya ‘Dövüş Sanatları Dersi” yazmak yerine bazen “Mission Impossible” yazardım. Bunu eğlence için yapardım ama aynı zamanda rol almak istediğim gelecekte ki film türlerini dilemenin de başka bir yoluydu.”

GRACE’LE TANIŞIN

Ölümcül Hesaplaşma Birinci Bölüm, uzun zamandır süre gelen Mission geleneği olan imrenilen yeni, dinamik, zorlu karakter kadrosuna ilaveler yapmaya devam ediyor. Önemli bir örnek; Hayley Atwell’in Grace’i. Karakteri ‘Bir yabancı, kaotik bir doğal afet’ olarak tanımlayan McQuarrie, Atwell’i Alexi Kaye Campbell’ın 2013’deki The Pride’ın Londra’daki yeni gösteriminde gördüğünden beri filmlerinden birinde mutlaka rol vermek istediği vurgulayarak şunları söylüyor; “Tom ve benim on yıldan fazla bir süredir defalarca üzerinde konuştuğumuz biriydi. Muhteşem, doğal yeteneğini ve varlığını doğru sergileyeceği bir yer arıyorduk. Bu filmle ilgili en çok sevdiğim şeylerden biri ve umarım izleyiciler de etkilenir.” Atwell’in dövüş sanatlarında aylar süren fiziki eğitimi ona dövüş koreografisinde bir avantaj sağlamış. Ve karakterini birlikte inşa etmek, Mission ailesindeki tüm yeni üyeler gibi Atwell’in de rollerini kabul etmelerindeki önemli nedenlerden biri olmuş. Kendisine verilen rolden çok mutlu olduğunu açıklayan Atwell gelişmeleri şöyle anlatıyor; “Tom ve McQuarrie, bana Mission’da yarattıkları ortamı gerçekten geliştirecek, farklı şeyler deneyecek ve sonuçları görecekleri oyuncular aradıklarını söylemişti. Konfor alanından çıkmaya açık olmakla ilgiliydi.’’

DÜNYANIN ÇEVRESİNDE ÖLÜMCÜL YARIŞ

McQuarrie, efsanevi, iki filmde Ölümcül Hesaplaşma’nın hikayesi, izleyicileri dünyanın dört bir yanına götürerek, seyirciyi maceradan maceraya sürüklüyor. Mekanların hikayeleri şekillendirmesine izin veren usta bir yönetmen, tam tersi olması gerekirken sahnelerini mekanların etrafında yazma süreci gerçekten özgün, uluslararası bir lezzet katıyor. Ölümcül hesaplaşma Birinci Bölüm için o mekanlar arasında Abu Dabi’nin büyüleyici çölleri, Venedik’in labirent sokaklar ve kanalları, tarihi başkent Roma ve Norveç’in büyük dağları (Avusturya Alpleri yerine geçen), her mekan ekranda, hikayenin başlı başına başka bir karakteriymiş gibi birbirinden oldukça farklı.

ABU DABİ

Abu Dabi, yapıma birçok olasılık sunuyor. Önce yepyeni bir havaalanı terminali, Midfield Terminali, içinde çekim yaptıklarında hala inşaat halindeydi ama açıldığında dünyanın en büyük uluslararası havaalanı terminali oldu. Etrafındaki kum tepelerini yansıtacak şekilde asimetrik inşa edilen havaalanı benzersiz bir erişim ve eşsiz bir fırsat sağladı. Yapımcılar Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkentinin enfes konumundan, yüksek teknoloji şehirle büyüleyici çöl manzarasının bir arada oluşundan çok memnun oldu. BAE kumlukları ‘’Ölümcül Hesaplaşma Birinci Bölüm’’de önemli amaca hizmet etmiş ve bu mekânda çekimler Şubat 2021’de başlayarak 12 günde tamamlanmış. Özellikle de Liva’nın çöl bölgesinde, namı diğer; Boş Bölge’de. Sadece engebeli kum tepeleri değil aynı zamanda yapım tasarımcı Gary Freeman ve ekibinin sadece beş haftada terk edilmiş bir maden kasabası inşa ettiği bir tuz ovası var. Bu yer, Ethan Hunt’ın çölü bir atın sırtında geçerek Ilsa Faust’u peşindeki paralı askerlerin saldırısına uğramış bir halde bulduğu sahneye de mekan oldu. Usta yönetmen McQuarrie yaşananlar için şunları söylüyor; “Abu Dabi’de çekim yapacağımıza karar verdiğimizde bir tepeden aşağı doğru yuvarlanmaya başladık. Bir şey diğerine yol açtı.” Bu yüzden Abu Dabi sahnelerinde aynı zamanda sırasına bakılmaksızın; İki Osprey V-22 Raptor (yüksek hız uzun menzil, son teknoloji helikopter) ve İspanyol ve Arap atlarından oluşan bir sürü. Helikopterler Tom Cruise’un ABD Savunma Bakanlığı ile olan ilişkisi sayesinde temin edilmiş ve BAE Ordusu, havaalanı yetkilileri, hava trafik kontrol ile ülkeye girişine izin verilmesine olanak sağlamış. Atlar konusunda ise Tom Cruise, tüm sahnelerini Zeus isimli muhteşem bir safkan at üzerinde kendisi canlandırmış. Cruise, Ethan’ın Zeus’un sırtındaki sahnelerinde hiç dublör kullanmamış ve ikilinin arasında çok iyi bir bağ kurulmuş. Yönetmen, büyük bir kum fırtınası sahnesi çekimini “zorluk üstüne zorluk” olarak adlandırıyor. Sahnenin yapımından sorumlu olan Özel Efektler ekibinin başında ancak bir Mission Impossible setinde başarılı olabilecek devasa V8 fanlarıyla, kontrolsüz bir hayal gücünün kombinasyonunu kullanan Neil Corbould ve Keith Dawson yer almış. Gormley şunları söylüyor; “En önemli özellik, jet motoruydu. Delirmiş olduklarını düşündüm ama sonuçta onlar haklı çıktılar. Gerçekten de havalanmaması için beton ağırlıklarla tutulan dev bir forklift kamyonunda bir jet motoruydu. Çalıştırıldığı anda devasa bir kum fırtınası yarattı ve bu konunda da son derece etkili oldu.”

ROMA, İTALYA

Oyuncular ve ekip Roma’ya 4 Ekim 2020’de Ebedi Şehir’in antik sokaklarında bir araba ve bir motosiklet takibini çekmek için gelmiş. Yönetmen McQuarrie, çekim sırasında yaşanan zorlukları şöyle anlatıyor; “Roma, tüm trafiğiyle ve Arnavut kaldırımı taşlarıyla çekim yapmak için zorlayıcı bir şehir olmasıyla ünlüdür. Şehre karakter kazandıran her şey, driftler ve kayışlar yapmaya çalışırken aynı zamanda öngörülmezdir. Bir yöne giderken Drift atmaya çalışırken sokaklardaki Arnavut kaldırımı taşları ‘Hayır, oraya değil bu tarafa gidiyorsun’ der.” Dahası bu herhangi bir araba takibi değildi. Atwell’in Grace’inin bir polis arabasını çalmasıyla, Ethan’ın da motosikletiyle onu takip etmesiyle başlıyor. Kendilerini birbirlerine kelepçelenmiş halde, bir BMW M5 Yarışı’nda kaçarken bulmalarından ve sonra da modern, elektrikli, yüksek performanslı bir motoru olan parlak sarı bir Fiat 500’de ko-pilotluk yapmaya çalışmalarından önce Foro Imperial’deki heyecan dolu bir silahlı çatışma yaşıyorlar. Bugüne kadar ilk kez şehrin en ünlü sokaklarından biri olan ve ekibin iki gün boyunca çekim yaptığı (geceleri bazı çekimler yapıldı ama hiçbir zaman büyük bir araba takibi sahnesi için gündüz kapatılmamış) Via dei Fori Imperiali de dahil olmak üzere Roma sokaklarını kapatmayı başaran yapımcılar gerçek bir Mission tarzıyla önemli bir dönüm noktasını gerçekleştirmişler ve her şey tamamen uygulamalı olarak çekildi. Aslında tüm bunlar Cruise ve ekibinin Federico Fellini’nin La Dolce Vita’sına turbo şarjlı bir göndermesiydi.’’  

VENEDİK, İTALYA

İtalya’nın başkentinde dokuz gün boyunca çekim yaptıktan sonra tüm ekip, 21 Ekim 2021’den itibaren iki hafta boyunca Venedik’e geçti. Yönetmen ve Cruise, 14 yıldır şehirde çekim yapmak istiyorlardı. Ama beyaz perdede gösterildiği biçimden kaçınmak isteğiyle aksiyonu çoğunlukla suyun dışında tutmayı tercih etmişler ve Venedik’in Gotik mimarisine odaklanıp havasından beslendiler. Roma sahneleri gün ışığında çekilirken Venedik’te aksiyonun tamamı ana karakterlerin çoğunun Dük Sarayı’ndaki bir gece yarısı galasından ayırarak gece çekildi. 1340 yılında inşa edilen Venedik Dükü’nün (en büyük yetkilinin eski konutu) şehrin en ünlü mekanlarından biri. BAFTA Ödüllü yönetmen McQuarrie şunları söylüyor; “Ama daha önce hiç yapılmamış bir şekilde çekim yapmak istedik. İşte bu yüzden de Dük’ün Sarayı’nı başlı başına bir karakter yapan, dijital projektörleri getirerek ışık ve rengin önemini vurguladık. Sadece bir yapı olmak yerine binanın canlı hissedilmesini istedik. Dahi ışık şefimiz Martin Smith ve görüntü yönetmenimiz Fraser Taggart’ın içinde çok akıcı bir şekilde hareket edebileceğimiz olağanüstü bir dünya yaratmayı başardılar.” Hepsi St. Mark Bazilikası’nın kulesinden göz kamaştırıcı kırmızlar ve mavilerle bezenmiş. Yapımcılar söz konusu serinin ünlü olduğu, Mission’ın yaya kovalamacasına geldiğinde Cruise’un Ajan Briggs ve Ajan Degas tarafından Venedik labirentinde öfkeyle koşan Cruise’un peşinden kovaladıkları sahnede de aynı hızda düşünmüşler. Yönetmen McQuarrie, Cruise’un yaya olarak performansından bu kez neler bekleyebilecekleri konusunda şunları söylüyor; “Sahnenin atmosferini bizim atmosferi bir filme zorlamaya çalışmamızdansa her zaman çekim yaptığımız yer belirler. Filme içinde bulunduğumuz koşulları yerleştiririz.” Toplam 55 elektrikçi, malzemelerinin nakliyesini 20 küçük yük mavnasıyla yapmış ve yaya kovalamacanın çeşitli lokasyonlarını aydınlatmak için gerekli olan ekipmanları Venedik kanallarında gece gündüz çalışarak taşımışlar, sete kadar elde taşımışlar (şehirde hiçbir taşıta izin verilmiyor). Kovalamaca Sestiere Castello’daki güzel bir köprü olan Ponte Minich’te zirve yapıyormuş.

NORVEÇ

Çekim mekanları arasında elbette bir de, Kuzey Avrupa‘da bulunan İskandinav Yarımadası‘nın batısında bulunan ülke Norveç var. Yapım; Ölümcül Hesaplaşma Birinci Bölüm’ün hikayesinde Avusturya’nın yerine geçen verimli İskandinav doğasına, üç yıl önce Yansımalar’daki önemli sahneyi çektikleri yere dönmüşler. Bu kez mekan çok daha cömertmiş. Muhteşem erken Sonbahar manzarası, filmin önemli üçüncü bölümündeki kusursuz arka planı sağlıyor. Bu bölümde Tom Cruise’un baş döndürücü motosiklet atlayışı sahnesi ve neredeyse filmin bütün önemli karakterlerinin yer aldığı heyecan dolu ve nefes kesen bir tren sahnesi yer alıyor.

İyi Seyirler Dilerim

EFE TEKSOY

 

Efe Teksoy
Efe Teksoyhttps://alaturkaonline.com/
Sinema yazarı / Film Eleştirmeni

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin

182,092BeğenenlerBeğen
16,965TakipçilerTakip Et
3,552TakipçilerTakip Et
7,662TakipçilerTakip Et
33,900AboneAbone Ol

Kaçırmayın